Doğa ve teknoloji kelimeleri birbirine uzak görünse de teknoloji devleri doğayla iç içe olabilmek için hiçbir masraftan kaçınmıyor.
Teknolojinin hayatın her alanına nüfuz ettiği günümüzde en çok şikayet edilen konuların başında insanların doğadan kopması ve çevreye duyarlılığın azalması geliyor. Teknoloji dünyasının dev şirketleri Amazon, Microsoft ve Apple’ın çalışanları için inşa ettiği çevreci ofisler tüm bu olumsuz algıları ortadan kaldıracak türden.
Seattle’da yağmur ormanı olur mu?
Teknoloji devi Amazon’un genel merkezine ev sahipliği yapan Seattle, Kanada sınırına yakın, yıllık ortalama 10 derecelik sıcaklık değerine sahip bir ABD şehri. Amazon’un Seattle’nın merkezinde 620 ton çelik ve 2643 adet cam panel kullanarak inşa ettiği bitişik 3 dev cam küre şeklindeki Spheres isimli botanik ofis şehrin yeni ikonu olmaya aday.
22 derecelik sıcaklık ve yüzde 60 nem oranı ile kürelerin içinde Amazon şirketinin ismine uygun mini bir yağmur ormanı oluşturulmuş. 6 yıllık bir proje ile hayata geçirilen merkezde, kürelerin içeriden birbirlerine bağlandığı 4 ayrı kat bulunuyor.
Şelaleden akan suyun sesi kuş cıvıltılarına karışırken, 40 binden farklı bitkinin saldığı kokular eşsiz bir atmosfer oluşturuyor. Güney Kaliforniya’dan getirilen 48 yaşında 17 metrelik Rubi isimli bir ficus ağacın da yer aldığı Spheres’de çalışanların motivasyonunun en üst seviyeye çıkacağına şüphe yok. Ancak Amazon çalışanlarının binaya giriş yapabilmeleri için önceden rezervasyon yaptırmaları gerekiyor. Spheres, tam zamanlı ofisten ziyade alternatif bir çalışma alanı olarak planlanmış. Spheres aynı anda 800 çalışanın kullanımına imkan sunuyor.
Rekabet yüzünden mi?
Spheres’i görenlerin aklına gelen ilk soru ‘Neden Seattle’a böyle bir ofis inşa edildi?’ oluyor. Çünkü Seattle’da tropik iklim oluşturmak oldukça zahmetli ve maliyetli bir proje. Amazon kurucusu ve CEO’su Jeff Bezos, şirketini Silikon Vadisi’nde kurmak istemiş ancak yazılımcı maliyetlerinin çok yüksek olmasından dolayı rotasını Seattle’a çevirmişti. Bugün 700 milyar dolara yaklaşan piyasa değeri ve yarım milyonu aşan çalışan sayısıyla dünyanın en büyük şirketleri arasında yer alan Amazon, kurucusu Jeff Bezos’u da dünyanın en zengin kişisi yaptı.
Yoğun bir rekabetin yaşandığı teknoloji dünyasında rekabette geriye düşmemek için en iyi insan kaynağına sahip olmak şart. Teknoloji dünyasının çekim merkezi olan Silikon Vadisi’ne karşı Amazon’un gerçekleştirdiği hamlelerden birisi de Spheres gibi görünüyor.
Yüzde 50 performans artışı
Yapılan araştırmalar doğada insanların yaratıcılığının ve problem çözme yeteneğinin yüzde 50 arttığını gösteriyor. Yeşil dostu ofis ortamlarında bile yüzde 15 performans artışı gözlemlenmiş. Birçok çalışmada günışığı ile çalışan sağlığı, üretkenlik ve etik davranışın iyileştiği sonucuna ulaşılmış.
Microsoft’tan çalışanlarına ağaç ev
Genel merkezi Seattle’a 25 km uzaklıktaki Redmond şehrinde olan teknoloji devi Microsoft, geçtiğimiz aylarda çalışanları için hazırladığı ağaç evleri kullanıma sundu. Microsoft’un Redmond Kampüsü’nün içinde yer alan ağaç evlerde gazlı şömine, açık alanlarda ahşap gölgelikler ve Wi-Fi bağlantısı bulunuyor. Çalışanlarına zencefil ağaçlarının kokusu altında farklı bir çalışma deneyimi sunan Microsoft, üretkenliğin ve yaratıcılığın artacağını düşünüyor.
Toplamda 3 ağaç evden oluşan projede 2 ağaç ev kullanıma sunuldu. Ortak çalışma alanına sahip üçüncü ev ise bu sene içinde kullanıma sunulacak. Ağaç ev ustası olarak tanınan Pete Nelson tarafından inşa edilen ağaç evlerden ilki köknar ağaçlarının üzerinde yer alıyor, diğeri ise yerden 3,5 metre yükseklikte ve ahşap duvarlara sahip.
Microsoft, ‘Doğayı şehre taşımak zorunda değiliz, biz doğanın içindeyiz. O bizim arka
bahçemiz.’ diyerek rakiplerinden farklı bir yaklaşıma sahip olduğunu vurguluyor.
Apple’ın uzay gemisinde kayısı ağaçları olacak
Geçtiğimiz sene içinde kısmi olarak açılışı yapılan Apple’ın uzay gemisini andıran yeni merkezi Apple Park’ın bu sene içinde tamamlanması bekleniyor. İlk kez 2006 yılında Steve Jobs tarafından duyurulan ve dev bir halkayı andıran yeni kampüs için 5 milyar dolar harcandı.
Kampüs tamamen yenilenebilir enerjiden güç alacak ve dünyanın enerji verimliliği konusunda en verimli binaları arasında yer alacak. Kampüsün tüm çatısını kaplayan güneş panelleri, gün ışığının en yoğun olduğu saatlerde %75’e kadar enerji ihtiyacını karşılayacak. Doğal bir havalandırma sistemi ile binanın içi ve dışı arasında serbest hava akışını sağlanmış. Bu doğal sistem yılın dokuz ayı boyunca elektronik havalandırma sistemine duyulan ihtiyacı ortadan kaldırıyor.
Ofislerdeki tüm ahşap mobilyaların özel bir akçaağaç türünden imal edildiği Apple Park’ta 13 bin Apple çalışanı görev yapacak. Apple Park’ın yüzde 80’i yeşil alandan oluşuyor. Ana binanın ortasındaki büyük avluda Kaliforniya iklimine uygun kayısı, elma, zeytin gibi 309 çeşit türden 9000 ağaç yer alıyor. Binanın atık suyu geri dönüştürülerek bahçenin sulamasında kullanılacak. Kurak bir arazi yapısına sahip bölgeye uygun 4600 ağaç Apple Park dışında yetiştiriliyor. Tüm ağaçların nakli bu sene içinde tamamlanmış olacak.
Bu yazının bir kısmı 4 Şubat 2018 tarihinde Vatan Gazetesi Pazar ekinde yayımlanmıştır.
